Bu madde, Vikipedi biçem el kitabına uygun değildir. Maddeyi, Vikipedi standartlarına uygun biçimde düzenleyerek Vikipedi'ye katkıda bulunabilirsiniz. Gerekli düzenleme yapılmadan bu şablon kaldırılmamalıdır.(Ekim 2012)
Böbrek diyalizi (Grekçe: διάλυσις, Grekçe: diyaliz, 'çözünme'; Grekçe: διά, Grekçe: dia, 'içinden' ve Yunanca: λύσις, Yunanca: lizis, 'gevşetme veya bölme') böbrekleri artık bu işlevleri doğal olarak yapamayan kişilerde fazla su, çözünen maddeler ve toksinlerinkandan uzaklaştırılması işlemidir. İlk başarılı diyaliz 1943 yılında gerçekleştirilmiştir.
Akut böbrek hasarı (önceden akut böbrek yetmezliği denirdi) olarak bilinen böbrek işlevinde ani ve hızlı bir kayıp olduğunda veya böbrek işlevinde kademeli bir düşüş olan kronik böbrek yetmezliği 5. evreye ulaştığında diyalize başlanması gerekebilir. 5. Evre kronik Glomerüler filtrasyon hızı normalin %15'inden az olduğunda, kreatinin klirensi dakikada 10 mL'den az olduğunda ve üremi mevcut olduğunda böbrek yetmezliğine ulaşılır.[1]
Diyaliz, akut böbrek hasarında veya böbrek nakli bekleyenlerde geçici bir önlem olarak ve naklin endikasyonu veya mümkün olmadığı kişilerde kalıcı önlem olarak kullanılır.[2]
Batı Avrupa ülkeleri, Avustralya, Kanada, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nde, uygun durumdaki kişilerin diyaliz masrafları hükümet tarafından karşılanmaktadır.[3][4]
Diyaliz, böbrek yetmezliği olan kişilerde, vücutta biriken fazla sıvı ve atık maddelerin yarı geçirgen bir membran (zar) aracılığıyla temizlenmesi işlemidir.
Diyaliz teknolojisinde sağlanan gelişmeler diyalize girenlerde öncelikle yaşam süresini uzatmış daha sonra da yaşam kalitesinin artması sağlanmıştır. Türkiye'de de 2005 sonu istatistiklerine göre yaklaşık 35.000 kişi yaşamlarını diyaliz tedavisiyle sürdürmektedir.
Santrifüjleme ile ayrılamayan, çökmeyecek kadar çok küçük tanecikleri (kolloitler, çapları 1-100 nm arasında değişen tanecikler) içeren sıvı-katı karışımları ayırmak için "diyaliz" işlemi uygulanır.
Diyalizde kan, delik çapları 1-5 nm olan selofan, hayvan derisi, parşömen gibi süzgeç görevi gören yüzey alanı genişyarı-geçirgen bir zar kullanılır. Bu zardaki deliklerden küçük moleküller geçebilirken daha büyük ve gerekli moleküller (proteinler veya kolloidler) geçememektedir.
Tıpta, hemodiyaliz, fistül, greft ya da kateter adı verilen uygun bir vasküler giriş yolu kullanılarak hastadan alınan kanın, bir makine ve pompa yardımıyla diyalizör adı verilen bir süzgeçten (yapay böbrek) geçirilirken sıvı ve çözülebilir içeriğini düzenleyerek hastaya geri verilmesine verilen addır. Genelde haftada 3 kez 4 saat süren seanslar şeklinde uygulanır.
Periton diyalizi, hastanın karın boşluğuna küçük bir ameliyat ile yerleştirilen, ince, yumuşak, silikondan yapılmış kalıcı bir tüp (kateter) aracılığı ile verilen özel olarak hazırlanmış bir çözelti ile, hastanın kendi karın zarı (periton) kullanılarak hastanın kanının zararlı maddelerden arındırılması ve vücuttaki sıvı dengesinin sağlanması işlemidir.
Periton diyalizi esnasında hazırlanmış olan bu özel çözelti karın boşluğunda 4 ila 6 saat arası bekletildikten sonra yeni ve temiz çözeltiyle değiştirilir. Bu bekleme süresi boyunca hastanın kanında bulunan üre, kreatin gibi vücuttan atılması gereken maddeler ve vücutta biriken fazla sıvı çözeltiye geçer. Bu çözeltinin karın boşluğu içine verilmesi ve tekrar geri alınması işlemi herhangi bir makine aracılığı ile değil yer çekimi kuvveti kullanılarak yapılır. Bu tip diyaliz işlemine sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) denir.[1]
Arkaplan
Böbreklerin sağlığın korunmasında önemli bir rolü vardır. Kişi sağlıklı olduğunda böbrekler vücudun su ve minerallerden (sodyum, potasyum, klorür, kalsiyum, fosfor, magnezyum, sülfat) oluşan iç dengesini korur. Vücudun solunumla kurtulamadığı asidik metabolizma son ürünler de böbrekler yoluyla dışarı atılır. Böbrekler ayrıca endokrin sistemin bir parçası olarak da işlev görür ve eritropoetin, kalsitriol ve renin üretir. Eritropoietin kırmızı kan hücrelerinin üretiminde rol oynar ve kalsitriol kemik oluşumunda rol oynar.[5] Diyaliz, böbreğin bozulmuş endokrin fonksiyonlarını düzeltmediği için böbrek fonksiyonunun yerini alacak kusurlu bir tedavidir. Diyaliz tedavileri, difüzyon (atıkların uzaklaştırılması) ve ultrafiltrasyon (sıvı uzaklaştırılması) yoluyla bu işlevlerden bazılarının yerini alır.[6] Diyalizde yüksek oranda saflaştırılmış ("ultra saf" olarak da bilinir) su kullanılır.[7]
Prensip
Diyaliz, çözünen maddelerin difüzyonu ve sıvının yarı geçirgen zarında ultrafiltrasyonu prensiplerine göre çalışır. Difüzyon sudaki maddelerin bir özelliğidir; sudaki maddeler yüksek konsantrasyonlu bir alandan düşük konsantrasyonlu bir alana doğru hareket eder.[8] Kan, yarı geçirgen bir zarın bir tarafından akar ve diyalizat veya özel diyaliz sıvısı diğer taraftan akar. Yarı geçirgen zar, çeşitli boyutlarda delikler veya gözenekler içeren ince bir malzeme tabakasıdır. Küçük çözünen maddeler ve sıvılar zardan geçer, ancak zar daha büyük maddelerin (örneğin kırmızı kan hücreleri ve büyük proteinler) geçişini engeller. Bu, kan böbreklere girdiğinde böbreklerde gerçekleşen filtreleme işleminin aynısını yapar ve glomerulusta büyük maddeler küçük maddelerden ayrılır.[8]
İki ana diyaliz türü olan hemodiyaliz ve periton diyalizi, atıkları ve fazla suyu kandan farklı şekillerde uzaklaştırır.[2] Hemodiyaliz, diyalizör denilen ve yarı geçirgen zarlı harici bir filtre aracılığıyla kanı vücut dışında dolaştırarak atıkları ve suyu uzaklaştırır. Kan bir yönde, diyalizat ise ters yönde akar. Kanın ve diyalizatın ters akım akışı, kan ve diyalizat arasındaki çözünen maddelerin konsantrasyon gradyanını maksimuma çıkarır, bu ise kandan daha çok üre ve kreatinin uzaklaştırılmasına yardım eder. Normalde idrardaki çözünen madde konsantrasyonları (örneğin potasyum, fosfor ve üre) kanda istenmeyen derecede yüksektir, ancak diyaliz solüsyonunda azdır veya yoktur ve diyalizatın sürekli değiştirilmesi, zarın bu tarafında istenmeyen çözünen maddelerin konsantrasyonunun düşük tutulmasını sağlar.
Diyaliz solüsyonu, sağlıklı kandaki doğal konsantrasyonlarına benzer seviyelerde potasyum ve kalsiyum gibi minerallere sahiptir. Başka bir çözünen madde olan bikarbonat için diyaliz solüsyonunun seviyesi, bikarbonatın kana difüzyonunu teşvik etmek ve bu hastalarda sıklıkla mevcut olan metabolik asidozu nötralize etmek üzere pH tampon görevi yapması için normal kandakinden biraz daha yüksek seviyeye ayarlanır. Diyalizat bileşenlerinin seviyeleri tipik olarak nefrolog tarafından hastanın bireysel ihtiyaçlarına göre belirlenir.
Periton diyalizinde, periton doğal yarı geçirgen bir zar olarak kullanılarak atıklar ve su, vücut içindeki kandan uzaklaştırılır. Atıklar ve fazla su kandan periton zarına geçerek karın boşluğunda diyalizat adı verilen özel bir diyaliz solüsyonuna doğru hareket eder.
Diyaliz makinesi
Böbrek yetmezliği çeken hastaların belirli zamanlarda bağlanmak zorunda kaldıkları suni böbrek makinesine verilen addır.
İki tüpten oluşan bu makinenin tüplerinden biri hastanın bileğindeki atardamarına, diğeri ise toplar damarına bağlanır. Tüpün içerisinde kanın düzenli akışını sağlayan iki pompa bulunur. Hastanın zararlı maddelerle kirlenmiş kanı birinci tüple alınır ve diyaliz çözeltinin içinden geçirilerek bu zararlı maddelerden arındırılır. Daha sonra temizlenen kan diğer tüple yeniden damara verilerek diyaliz işlemi sonuçlanmış olur. Fakat diyaliz makinesi kalıcı tedavi sağlamaz.
Tedavi ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz.
^AMGEN Canada Inc. Essential Concepts in Chronic Renal Failure. A Practical Continuing Education Series. Mississauga, 2008: p. 36.
^abPendse S, Singh A, Zawada E. "Initiation of Dialysis". In: Handbook of Dialysis. 4th ed. New York; 2008:14–21
^Kelly DM, Anders HJ, Bello AK, Choukroun G, Coppo R, Dreyer G, Eckardt KU, Johnson DW, Jha V, Harris DC, Levin A, Lunney M, Luyckx V, Marti HP, Messa P, Mueller TF, Saad S, Stengel B, Vanholder RC, Weinstein T, Khan M, Zaidi D, Osman MA, Ye F, Tonelli M, Okpechi IG, Rondeau E (Mayıs 2021). "International Society of Nephrology Global Kidney Health Atlas: structures, organization, and services for the management of kidney failure in Western Europe". Kidney International Supplements. 11 (2). ss. e106–e118. doi:10.1016/j.kisu.2021.01.007. PMC8084721 $2. PMID33981476.