Orhan Camii (Gazi Süleyman Paşa Camii), İzmit'te, Orhan Mahallesi bulunan 14. yüzyıl Osmanlı camisi.
Medrese Sokak ile Camialtı Sokağı'nın bitiştiği yerde bulunur. Osmanlı Sultanı Orhan Gazi adına, şehrin ilk sancak beyi olan oğlu Süleyman Paşa tarafından yaptırılmıştır. O devirdeki adı Nicomedia olan günümüzdeki İzmit şehrinin 1332'de Osmanlılar'ın yönetimine girmesinden sonra bölgeye inşa edilen ve günümüze kadar gelebilmiş olan ilk camidir.
Yanında hamam ve medrese ile birlikte Süleyman Paşa külliyesi adlı yapılar topluluğunun bir parçası olarak inşa edilen cami, dörtgen planlı, taş ve tuğla duvarlı, dıştan ahşap çatılı, içten asma kubbeli bir yapıdır. 1843 yılında Sultan Abdülmecid'in emriyle ve 1999 Gölcük depremi sonrasında çeşitli onarımlar geçirerek günümüze geldi. Kitabesi günümüze ulaşmamıştır.
Cami, Türkiye'de kılıçla hutbe verme geleneğinin yaşatıldığı birkaç camiden birisidir.[1] İmam cuma günleri ve bayram namazlarında hutbeye kılıçla çıkar, hutbe okunduktan sonra yine kılıçla aşağı iner. Bu uygulama, Osmanlılarda kılıçla fethedilen şehirlerin merkez camiinde var olan kılıçla hutbe verme geleneğini yaşatır. İzmit, fetih yoluyla değil, kuşatma sürerken yapılan antlaşma sonucu teslim olarak Türk hâkimiyetine girdiği için geçmişte camisinde kılıçla hutbe okunmazdı. Bu uygulama, İttihat ve Terakki döneminde başlatılmıştır. O devirde Osmanlı Devleti'nde ayrılıkçı baskılara bir tepki olarak başlayan kılıçla hutbe geleneği Cumhuriyet devrinde de sürdürülmüştür.[2]
Haziresi
Caminin güneydoğusunda bulunan hazirede, caminin imamları ve yakınları, eskiden bulunan Medresenin müderrisleri ve bazı şeyhlerin mezarları bulunmaktadır.[3]
Külliye yapıları
Cami, yanındaki medrese ve hamam ile birlikte Süleyman Paşa külliyesi adlı yapılar topluluğunun bir parçası idi. Bölgeyi Osmanlı idaresi altına aldıktan sonra sancakbeyi olarak görevlendirilen Süleyman Paşa, medreseyi cami ile birlikte yaptırmıştı.[4] Caminin doğusunda ve kuzeyinde uzanan medresenin faal bir şekilde kullanıldığı 16. ve 19. yüzyıl kaynaklarından anlaşılır. Caminin aşağı kısmında Akçakoca Mahallesi Çukurçeşme Sokak'ta yer alan çifte hamam, caminin ve medresenin gelir kaynaklarından birisi idi. Hamam, Bizans döneminden kalmış veya Orhan Bey döneminde yapılmış olabilir.[4]
Medrese 2000'li yıllara kadar gece kondu olarak kullanıldıktan sonra yol genişletmesinde yok edilmiştir.[4] Hamam ise Osmanlı dönemi sonrasında uzun zaman harabe halinde kalmış, 1999 Gölcük depreminde büyük hasar görmüş; 2013 yılında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafında onarılmış ve faaliyete sokulmuştur.[4]
Galeri
Ayrıca bakınız
Kaynakça