Prostat kanserieril üreme sisteminde yer alan bir bez olan prostatta gelişen bir kanserdir.[1] Prostat kanserlerinin çoğu yavaş gelişim gösterir; bununla beraber, görece hızlı gelişim gösterenleri de vardır.[2][3] Prostat kanseri hücreleri prostattan vücudun diğer kısımlarına, özellikle kemiklere ve lenf düğümlerineyayılabilir.[4] Başlangıçta hiçbir belirti vermeyebilir.[3] İlerleyen aşamalarda ise işemede zorluk, idrarda kan ya da pelviste, sırtta veya işeme sırasında ağrıya sebep olabilir.[5] İyi huylu prostat büyümesi olarak bilinen hastalık da benzer belirtiler verebilir. İleri aşamada ortaya çıkan diğer belirtiler arasında düşük alyuvar hücresi sayısından kaynaklanan yorgunluk hissi sayılabilir.[3]
Sebepleri ve tanı
Prostat kanseri riskini artıran faktörler arasında ileri yaş, ailede hastalık geçmişi ve ırk sayılabilir. Prostat kanseri vakalarının yaklaşık %99'u 50 yaşın üzerindeki kişilerde görülür. Birinci derece akrabalarda bu hastalığı taşıyan birisi varsa hastalık riski 2 ila 3 kat daha yüksektir. Bu hastalık, ABD'de Afroamerikan nüfusta beyaz nüfusa göre daha yaygındır. Hastalıkta rol oynayan diğer faktörler ise işlenmiş et, kırmızı et ya da süt ürünleri açısından zengin ya da belli sebzeler açısından fakir beslenmeyi içerebilir.[2] Prostat kanserinin tanısı biyopsi yoluyla konulur. Bunun ardından, kanserin vücudun diğer kısımlarına yayılıp yayılmadığını belirlemek için tıbbi görüntüleme gerçekleştirilebilir.[5]
Tarama ve korunma
Prostat kanseri taramasının faydası tartışmalıdır.[2][3] Prostat spesifik antijen testi, kanser tespit oranını artırır, ama hastalık kaynaklı ölümü azaltmaz.[6] Tanısı konulan kanserlerin çoğu belirti vermeden seyrettiğinden dolayı, aşırı tanı ve aşırı tedavi sebebiyle Amerika Birleşik Devletleri Koruyucu Hizmetler Görev Gücü (USPSTF), PSA testinin kullanıldığı prostat kanseri taramasının yapılmamasını önermektedir. USPSTF, bu testin potansiyel faydalarının beklenen zararlarına üstün olmadığı kararına varmıştır.[7] 5α-redüktaz inhibitörleri düşük dereceli kanser riskini azalttığı izlenimini verirler; buna karşın, yüksek dereceli kanser riskini etkilemezler ve dolayısıyla korunmada önerilmezler.[2]Vitamin ya da mineral takviyesinin kanser riskini etkilediği tespit edilmemiştir.[2][8]
Tedavi, prognoz ve epidemiyoloji
Birçok olgu aktif ya da yakın izlem ile güvenli şekilde takip edilebilir. Diğer tedaviler ise cerrahi müdahale, radyoterapi, hormon tedavisi ya da kemoterapinin bir kombinasyonunu içerebilir.[5] Hastalık yalnızca prostatın içindeyse tedavi edilebilir.[3] Hastalığın kemiklere yayıldığı vakalarda ise diğer tedavilerin arasında ağrı kesiciler, bifosfonatlar ve hedef odaklı tedavi faydalı olabilir. Sanofi-Aventis tarafından geliştirilmiş ve Haziran 2010'da ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından prostat kanserinin tedavisi için onaylanmış "Kabazitaksel" de tedavi yollarından bir diğeridir.[9] Tedavinin sonuçları hastanın yaşıyla diğer sağlık sorunlarına ve kanserin ne kadar agresif ve yaygın olduğuna bağlıdır. Prostat kanserine yakalanan çoğu kişide hastalık ölümle sonuçlanmamaktadır.[5] ABD'de 5 yıllık yaşam oranı %99'dur.[10] Dünya genelinde en yaygın ikinci kanser türüdür ve erkeklerde kanserle bağlantılı ölümlerin sebepleri arasında beşinci sıradadır.[11] 2012 yılında 1,1 milyon erkekte görülmüş ve 307.000 ölüme yol açmıştır.[11] 84 ülkede erkeklerde en çok rastlanan kanser türü olmuş[2] ve en yaygın olarak gelişmiş ülkelerde görülmüştür. Görülme sıklığı gelişmiş ülkelerde artmaktadır.[12] Artan PSA testlerinden dolayı 1980'lerde ve 1990'larda çoğu yerde hastalığın tespit edilme oranı önemli oranda artmıştır.[2] Bilinmeyen sebeplerle ölen erkekler üzerinde yapılan çalışmalarda, 60 yaşın üstündeki fertlerin %30 ila %70'inde prostat kanseri tespit edilmiştir.[3]
Beslenme
Posalı besinlerle beslenmek önemlidir. Özellikle de soya, domates, brokoli, Brüksel lahanası, beyaz lahana, yeşil biber, bal kabağı, havuç gibi besinlerin bu konuda yararlı olduğu saptanmıştır. Meyvelerden ise antioksidan içeren üzüm, karpuz, kivi, çilek, böğürtlen, mango yine prostata iyi gelen besinler arasındadır.[13]
Prostat Kanseri Görülme Sıklığı
A.B.D.'de NCI (Ulusal Kanser Enstitüsü) verileri göre 2022 senesinde 268.490 yeni teşhis vakasıyla prostat kanseri erkeklerde tüm kanserle içinde %14 görülme sıklığı ile akciğer kanserinden sonra en çok teşhis edilen habis tümör türüdür.[kaynak belirtilmeli] Prostat kanseri genelde 50 yaş sonrası erkeklerin hastalığıdır: Kendilerinde prostat kanseri teşhisi konulan erkeklerin %90 dan fazlası, teşhis konulurken 60 yaşından daha yaşlıdırlar.[kaynak belirtilmeli]
Kaynakça
^"Prostate Cancer". National Cancer Institute. 29 Kasım 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 12 Ekim 2014.
^Ruddon, Raymond W. (2007). Cancer biology (4. ed. bas.). Oxford: Oxford University Press. s. 223. ISBN9780195175431. 6 Ekim 2014 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Nisan 2015.KB1 bakım: Fazladan yazı (link)
^Djulbegovic M, Beyth RJ, Neuberger MM, Stoffs TL, Vieweg J, Djulbegovic B, Dahm P (2010). "Screening for prostate cancer: systematic review and meta-analysis of randomised controlled trials". BMJ. Cilt 341. ss. c4543. doi:10.1136/bmj.c4543. PMC2939952 $2. PMID20843937.KB1 bakım: Birden fazla ad: yazar listesi (link)