İnsan Mevsimi, sosyolog yazar Erol Erdoğan'ın anılarından esinlenerek kaleme aldığı, sosyal yaşantının teamüllerini ve doğru bilinenlerini sorguladığı, okuyucusuna hayata dair yeniden bir bakış açısı sunduğu kitabı.[1]
Eser, günden güne farklılıkların yitirildiği modern dünyada asli kimlik arayışının gerekliliğini vurguluyor. Yazara göre, insanların farklılıklarının azalması fıtrattan uzaklaşmaya işaret ediyor.[2][3]
Kitapta; Güz, Kış, Bahar, Yaz, Çocuk, Kedi, Oruç, İstanbul, İnsan başlıklı dokuz bölümde kırk dört yazı yer alıyor.[4][5]
Arka kapak
İnsanın fıtrat üzerine yaratılışı dünyanın farklılıklar üzerine kurulduğu anlamına gelir. Onun için insan mevsimler gibi rengârenktir. Doğal haliyle aylar, mevsimler, iklimler, coğrafyalar gibi olan insan, küçükken yakın çevresinin terbiyesi, büyürken edindiği korkular, yanlış eğitim, taraf olduğu ideolojiler sebebiyle farklılıklarını birer birer azaltır. Farklılıkların azalması fıtrattan uzaklaşmak demektir. Böyle anlarda kişinin yeniden 'insan mevsimi'ne dönmesi gerekir. İnsan mevsimi, dünyanın ilk mevsimidir.
Kaynakça