Şirket (veya Firma), Türkiye yasalarına göre iki veya daha fazla gerçek veya tüzel kişinin bir araya gelerek emek veya mallarını müşterek (ortak) bir amaçla bir sözleşme ile birleştirmeleri sonucu ortaya çıkan ticari işletmedir.
Şirket sözcüğü Arapça kökenli olup “Ortaklık” demektir.[1] Ticari işletme birden fazla girişimciyle kurulması hâlinde "şirket" olarak tanımlanır.
Türleri
Şirketler farklı kriterlere göre sınıflandırılabilirler.
Düzenlendiği kanuna göre
Adi şirketler, Borçlar Kanunu'nda düzenlenmiştir.
Diğer şirketler Türk Ticaret Kanunu'nda düzenlenirler.
Kooperatifler ise Kooperatifler Kanunu'nda düzenlenmiştir.
Sermaye yapılarına göre
Kişi (şahıs) şirketleri ve sermaye şirketleri olarak ikiye ayrılır.
A. Şahıs şirketleri
Şahıs şirketlerinde kuruluş ve devamlılık için kişisel itibar ile ortaklar arasındaki güven esastır. Ortaklar kişisel mal varlığı ile de sorumludurlar. Borçlarını ödeyemediği takdirde evine ve sahip olduğu diğer gayrimenkullerine, taşıtlarına da haciz gelebilir.
Sermaye şirketleri olarak adlandırılan şirketlerde anapara (kapital / sermaye) ön plandadır ve şirketin varlığı için en önemli unsurdur. Kurumsal itibar söz konusudur. Yalnızca ortaklık payı ile sorumludurlar.[2] Şahsi mal varlığı haczedilemez. Örneğin, şirketin arabası haczedilebilir ama özel arabası haczedilemez. Limitet ve anonim şirketler yeni düzenleme ile (2011 sonrası) tek kişi ile de kurulabilmektedir.[3] Ancak bu durum kavramsal bir çelişkiye neden olmaktadır. Çünkü “Şirket” sözcüğü Arapçada “Ortaklık” demektir.
^Ticaret Hukuku 2 Haziran 2022 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., Prof.Dr. Mehmet BAHTİYAR, Anadolu Üniversitesi, - Açıköğretim Fakültesi Yayınları, Yayın No: 2905/1862, Yıl: 2019