Muvahhidler (Berberice: ⵉⵎⵡⵃⵃⴷⵏ Imweḥḥden, Arapça: الموحدون al-Muwaḥḥidūn, Türkçe: Birleyenler, Tek Olanı Kabul Edenler; 1121-1269), bugünkü Kuzey Afrika, İspanya ve Batı Sahra topraklarına egemen olan Murabıtlar Devleti'ni yıkarak onun yerine geçen Berberi hanedan ve devletidir. 1146 ila 1248 yılları arasında, bugünkü İspanya topraklarının büyük bölümünün yanı sıra Kuzey Afrika'daki bazı toprakları da denetimleri altında tutmuşlardır. Hristiyan saldırıları ve bazı iç karışıklıklar sonucu 1269'da yıkılmışlardır. İber Yarımadası üzerinde egemen olmuş son büyük Müslüman devlettir.
Kuruluş
Muvahhidler, Murabıtlar'n bazı dinî uygulamalarını karşı yeni bir iyileştirme hareketinin temsilcisi olarak Kuzey Afrika'da ortaya çıktı. 1116'dan itibaren Trablusgarp'tan Moritanya'ya kadar Kuzey Afrika'daki kumsal şehirlerini gezip dinî eğitim vererek kendisine taraftar kazandırmıştır. İbn Tûmert 1121 yılında Mehdiliğini ilan ederek Murabıtlar Devleti'ne karşı harekete geçmiş ve bu tarih devletin kuruluşu olarak kabul edilmiştir.
Yükseliş
İbn Tûmert'in 1130'da ölümünden sonra devletin kuruluşu öğrencisi olan Abdülmümin el-Kûmî tarafından gerçekleştirilmiştir. Sûs bölgesine egemen olan Abdülmü'min, Murabıtlar'la uzun süre uğraşmıştır. 1139-1146 yılları arasında devamlı yaşanan savaşların sonrasında 1147'de Marakeş'in de alınmasıyla Murabıtlar devleti tamamen yıkılmış ve bölgeye Muvahhidler tamamen egemen olmuştur. Topraklarında çıkan isyanları bastıran Abdülmü'min, sonrasında 1147-1163 yıllarını kapsayan dönemde Libya'dan Moritanya'ya kadar uzanan Kuzey Afrika sahilinde ve Endülüs'te egemenliğini yürüten bir devlet kurmuştur.[3]
Gerileme ve Dağılış
Abdulmümin'in ölümünden sonra hükümdarlarda önemli bir toprak kazanımı olmamakla birlikte özellikle Yusuf, Yakup (Mansur) ve Muhammed Nasır dönemlerinde Muvahhidlerin düzen ve yükseliş dönemleri olmuştur. Ancak 1212 yılında İkab Savaşı'nda Hristiyanlar karşısında ağır bir yenilgi alınması ve sonrasında 1213 yılında Muhammed'in ölümüyle Endülüs'teki egemenliğini yitirmeye başlamasına ve Muvahhidlerin siyasi düzensizlik dönemine girmesine yol açmıştır. Muhammed Nasır'ın ölümünden sonra tahta çıkan genç yaştaki oğlu Yusuf el-Müstansır'ın yönetimsel açıdan güçsüz bir hükümdar olması nedeniyle bazı devlet adamları ve yerel yöneticiler güç kazanmaya başladı ve devletin otoritesi sarsılmaya başladı. Bu dönemde Endülüs'te yerel hanedanlıklar kurulurken diğer taraftan Portekiz, Kastilya ve Aragon krallıkları da Turtûşe (Tartosa), Belensiye (Valensiya), Batalyevs (Badajoz), Mürsiye (Murcia), Mâride (Merida), Kurtuba (Córdoba) ve İşbîliye (Sevilla) gibi birçok Endülüs şehrini ele geçirdiler.
İdris Memun'un Maliki olan toplumun desteğini sağlamak amacıyla İbn Tûmert'in görüşlerinden vazgeçtiğini ilan etmesi istediği sonucu vermediği gibi devletinde parçalanmasına neden oldu. 1228 tarihinde Tunus'u Muvahhidler adına yöneten Ebü Zekeriyya Yahya, İbn Tûmert'in davasını kendisinin savunduğunu söyleyerek bağımsızlığını ilan ederek Hafsiler hanedanlığını kurdu. 1235 yılında Tilimsan ve civarında büyük Berberi kabilesi Zenâte'ye üye Abdülvadiler bu adla hanedanlık kurdular. Muvahhidler devletinin yıkılmasını sağlayan en önemli hareket ise 1196'dan beri Magrib-i Aksa'da bağımsız yaşayan Meriniler olup, 1247'de Miknâs'ı, 1248'da Fas, Selâ ve Tâze'yi, 1250-1255 arasında Magrib-i Aksa'nın büyük bölümünü Muvahhidler'den aldılar. Muvahhidler bir süre daha direnç gösterse de 1269'da Meriniler tarafından Marakeş'in alınmasıyla Muvahhidler Devleti son buldu.[4]
^(Fransızca) P. Buresi, La frontière entre chrétienté et islam dans la péninsule Ibérique, pp.101-102. Ed. Publibook 2004, [2] 5 Temmuz 2017 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.